Eski fotoğraf albümünden
Ülke gündemi karışmış İstanbul sözleşmesinden vaz geçilmiş paranın, değeri düşmüş, merkez başkanı değişmiş. Ortalık toz duman. Ülkemize bahar, kadınlarımıza bahar, çocuklarımıza bahar ne zaman gelecek?
Bu karışıklık içinde bir yanım bahar bir yanım kış misali var olmaya çalışıyorum. Sohbet muhabbet edecek insanlar yok. Telefonda yaptığımız sohbetler yetmiyor. Her gün televizyon ,internet, sanal alem film. Boğulmaya az kaldım. Sanki dipsiz bir kuyudan tırmanmaya çalışıyorum. Işığı görüyor bir türlü o ışığa ulaşamıyorum. Kuyu beni dibe çıkıyor. Kuyunun dibi su çamurlu su. Düştükçe dibe tekrar tekrar tırmanmaya çalışıyorum.
Açıyorum eski defterleri eski blog yazıları .Beni mutlu eden şeyler neler biliyorum doğaya çıkmak mutlu ediyor. O zaman neden yapmıyorsun? diye kendime kızıyorum. Markete giderken parktan geçiyorum. Kuşlar dolaşıyor ruhumda. İnci Aral'ın yazdığı gibi içimde ölü erkek kuşlar göçüyor. Bu kitabı ilk okuduğumda çok beğenmiştim. İkinci defa okuduğumda aynı tadı almadım. Tekrar bir ara okuyayım.) Burnumda maskem doğanın görselliğini içime çekmek istiyorum. Nefes alamıyorum. Biraz maskemi indirip doğayı koklamak istiyorum.
Bu satırları yazarken şimdi gök delindi. Önce bardaktan boşanırcasına bir yağmur sonra dolu yağmaya başladı. Güneş tekrar açtı.
İnternetten kitap ısmarlamak istedim. Kızımı bekledim. O yardımcı oldu. Kitapları ısmarlarken anne bu çocuk kitabı dedi. Birini iptal ettirdi. Ege'de varmış. Sonra Kitaplarım geldi. Üç kitap çocuk kitabı. Judith Malika Liberman çok güzel resimleri vardı. "En iyisi torunlara hediye edeyim" dedim. Kızım dedi ki " Ismarladığın kitaplar Ege'nin okuma kitapları". Neyse bir kısmını kurtardım. Yalnız böyle bir tesadüf çok ilginç. Ismarladığım kitaplar torunun okuma haftası kitapları. Gülsem mi ağlasam mı misali.
Şimdi derin yalnızlığımı içime çekeyim. Çay saatim gelmiş. Arkadaşım televizyon ile karşılıklı çayımı içeyim.(Kitaplarımı gelir gelmez okudum.)
Not; yazdığım yazılar hemen blog dünyasına düşmüyor. Nedeni ne olabilir? Kendi sayfamda var. Güncelleme yapıyorum. Üç saat önce yazdım. Bakalım ne zaman düşecek.
Sondan başlayayım. Maalesef o sorun çok uzun zamandır hepimizin başında var hatta bazı arkadaşlar yayınladıkları yazıyı düzelttiklerinde yine listenin en başına atıyor bazen aşağı inmeyince o arada yazılanları da kaçırıyorum :( Çözümü ne bilmiyorum ama evet hepimizde aynı, en az 2-3 saat alıyor nedense...
YanıtlaSilSardunya fuşya rengi bayıldım. Doğanın çıldırdığı mevsim yavaş yavaş başlayacak mı ne? Nergis zaten sözüm yok en güzel çiçek <3 Bu depresif ruh haline en iyi gelen doğada yürüyüş, kimse olmadığında da mı maske takılıyor??? Ama doğru “kimse olmayan” yer mi kaldı :/
Ben de C.'ye katılıyorum. Blogger son zamanlarda hep geciktiriyor yayını. Sinir ediyor beni de, bakalım düzelecek mi?
YanıtlaSilŞimdi bahar geliyor, ışıltılı günler olacak ve bu sayede biraz moralimiz düzelecek, diye umuyorum. :)
Selam Ceren bilgiler için teşekkürler. Evden çıkarken maskeliyiz. Maske sürekli var. Yalnız benim yürüdüğüm bizim evin bir alt sokağında insan az bazen tek tük insana rastlıyorum. Oralarının fotoğrafını yarın çekeyim. Kimse olmayınca maskemi indiriyorum. Birini görünce tekrar kaldırıyorum. Artık maskemiz ikinci bir aksesuarımız. Markete giderken takılı karşıdaki bakkaldan gazete alırken takılı. Arada burnum tıkanıyor Onun için indiriyorum. Torunlar okulda takıyor. Küçük torun beş buçuk yaşında. Asansörle eve çıkıyoruz. İndirebilirsin dedim. Anne anne en tehlikeli yer asansör annem takın dedi diye cevap verdi. Ana sınıfına tekrar başladı. Biz götürüyoruz maskeli. Haftanın beş günü gidiyor. Büyük torun sınıf ikiye bölündü. Pazartesi salı gidiyor. Onu da biz götürüyoruz. Dünürlerle beraber. Ege dokuz yaşında. evet yürüyüşlere tekrar başlamam lazım. aslında başladım. Sevgiler.
YanıtlaSilEkmekçi kız değişik ruh hali içindeyim. Bazen keyifli bazen mutsuz. İnşallah havalar güzelleşince daha farklı oluruz. Bugün üç saat sonra yazı düştü.Sevgiler.
YanıtlaSilKapalı ve yağışlı havalar depresif yapıyor biraz. Güneşli havalar çok iyi geliyor ama korona nedeniyle özgürlüğümüz kısıtlı. Gönlümüzce gezemiyoruz ne yazık ki. Neyse bozmayalım moralimizi. Önümüz yaz. Bakarsın virüs hadi bana eyvallah deyip gitmiş. Biz de Sinop a gitmişiz. Andaç'da bira içip yüzüyoruz. Neden olmasın? :)
YanıtlaSilAaa anonim oldu. Mihriban
YanıtlaSilBlogger yenilendiğinden beri üç dört saatten önce düşmüyor listeye :/
YanıtlaSilBen de kendimi iyi hissettirecek şeylere yöneliyorum ama hiçbir şey yapmayarak kötü insanlar kadar kötüyüm gibi hissediyorum. Oysa bu yaşımda hayatın tadını çıkartıyor olmam gerekiyordu.
Handan kendimi şöyle rahatlatıyorum. Hasta olmadan atlatabilirsek ya da hafif geçirirsek bu işi iyi.Eşimden dolayı aşı oldum. İkimizde ikinci aşıyı olduk. On dört gün içinde antikor oluşursa iyi. Hepimiz aynı durumdayız. Sevgiler.
SilSelam Mihriban niye anonim oldun kız. Geçen yıl Sinop'tayım. Sen gelmiyorsun. Annen olmasada gelsene.Andaç,Vira (yeni göz bebeğim) bizi bekliyor. Ay sıkıldım gerçekten. Belki bilmiyorum. Aziz'le şöyle bir Selçuk yapsak iyi olacak. Hazır boş ev var. Neyse sen havalar güzelleşince belki gelirsin Ankara'ya. İyi ki yazları gelmişsin. Sevgiler.
YanıtlaSilizgörenin kitabını ben severek okumuştum , umarım sizde seversiniz. bende bu sıralar değişik bir ruh haller,ndeyim bir gün kolum kalmıyor diğer gün hayat güzel herşeye rağmen diyip bir şeylerle uğraşıyorum. iyice dengesiz oldum galiba ...
YanıtlaSilSelam Dilek alanım psikoloji iki kitabını aldım. Bir blog önermişti. Daha öncede benzer kitapları okumuştum. Arada hatırlamak iyi geliyor. Galiba benzer durumlar bende de var. Havaların ani sıcaklık değişimi bedenin tepkisi hem ruh halimizi hemde beden yapısını etkiliyor. Sevgiler.
Silİnci Aral'ın İçimden kuşlar göçüyor kitabını ben de seneler önce okumuştum. O kitaptan sonra ne zaman İnci Aral adını duysam depresif bir hal alıyorum.
YanıtlaSilPandemi artık hepimizi çok yalnızlaştırdı. Hepimizin doğaya hemen dahil olma şansı yok. Büyük şehirler insanı boğuyor. Ufacık parklarda doğanın kırıntılarıyla idare ediyoruz. Ben artık mutlu olmak için Polyannacılık oynuyorum. Keyifli bir yazı ve fotolar. Kalemine sağlık
Selam Defne, aslında köyde evimiz var. Geçen hafta gittik bir gece kaldık. Sobalı ve sürekli kovalıda olsa yakmak gerekiyor. Havaların biraz daha ısınmadı gerekir. Gece yastığım buz gibiydi. İster istemez konfor istiyorum. Doğa güzel. Seviyorum. Güzel iltifatları ız için teşekkürler. Haklısınız mutlu olmak için çaba göstermek gerekir. Sevgiyle kalın.
SilBen de bir çocuk kitabını yeni bitirdim sayılır. Sonra filmini de izledim. Hatta bir elimdeki işe şöyle bir baktım ki, kitabın adına öykünüyor sanki :)
YanıtlaSilYok adını söylemicem. Blog yazısı olsun ;))
Selam Tülin merak ettim. Hemen bekliyorum. Yalnız seçtiğim çocuk kitabı dönme dolap ama çok felsefi ve fotolar harikaydı. Küçük prens mesela çocuk kitabı değil. Bence felsefe kitabı. Sevgiler.
SilMaalesef gec düsüyor bloglarımız o yüzden ben bazen cok gec görebiliyorum sizleride, Ankara bugün perisan olmus bu arada yıldırımda düsmüs.
YanıtlaSilEmekliyim.com. Yalnız daha önceki yazılarım hemen düşüyordu. Son yazılarımda sorun var. Bazı arkadaşların yazısını okurken geriye dönüyorum. Yeni düşmüş yazılar var. Kaçırmışım diyorum. Evet Ankara bugün Yıldırım dolu vurdu. Sevgiyle kalın.
YanıtlaSil