6 Mart 2021 Cumartesi

Son günlerde

                                                                    




                                                           Kızımın orkidesi rengi güzel.




                                                  Gölcük'ten pazardan aldığım kaktüslerim.

       Mart ayı geleli beş gün olmuş. Bir yandan şehitlerimize üzülüyoruz. Dün bir arkadaşa uğradım. Sokak kalabalıktı. Şehit olan kişiyi arkadaşım tanıyor. "Bir yıllık evli gençliğini bilirdik. Bizim mahalleden" dedi. Bir sokak sonrası her şey normal. Ateş düştüğü yerde yangın her yerde. Bir yandan üzülüyoruz. Diğer taraftan normal olmayan normalimizi ararken dengemizi bulmaya çalışıyoruz.

       Bloglarda mart ayı yazıları yayınlanmış bende tık yok. Nereden başlasam derken "Son günlerde yaptıklarına bak" dedim Kitap, çiçek ,evde yapılan ufak değişiklikler, yeni normalleşme. Bende elini kaldıracak hal yok. Canlan bakayım dedim kendime yarın torun bakma günü okulların açılması, baharın gelmesi... Şimdi kendime çıkan konulara bak nereden başlasam diye.

      İstanbul'dan Mihriban geldi.(Hüznün tadı) eşimin kuzeni benim en yakın arkadaşım. Kısa ama mutlu bir görüşme onları yolcu ettikten sonra elimdeki kitaplar bitmişti.Kaç gündür kitap alamadım. teyzemin kitaplığına bakayım dedim. Bir çok okumadığım kitap bazısı Mihriban'ın tren yolculuğunda okuduğu kitaplar annesinde bırakmış. Bazı kitaplar ortaktı. Grange kitabı vardı. En güzel dünya vb

      Uzun tren yolculuklarını nasıl özledim. Ankara Akhisar, Ankara Kars, İstanbul Ankara  ama en çok Akhisar Ankara on üç saatlik zaman akşam sekizde binilir sabah dokuzda inilir. Elimde kitap hayal ettim durdum.

      Hemen okumaya başladım. Bazılarını saklıyorum mutsuz olduğum ya da can sıkıntısında yapacak bir şey bulamama durumunda değerlendireceğim.

      Geçen yıl pandemi başladığında yazdığım yazıları ve bir ay nasıl geçecek derken bir yıl nasıl geçti diye sorgulama. Buda Ceren'e gelsin mavi ojelerimi sürdüm. Gezdiğim yerleri değiştiremiyorsan kendini değiştir. 

      Bir de teyzemden çiçek fidesi aldım. Sanki evdeki çiçeklerim az gelmiş. daha seralara başlamadım.

       Çiçek dolu dünyayı seviyorum. Çiçeklerin önünde elimde kitap hava ısınmış. Camlar açık tül uçuşmakta. Radyo ilef çalıyor bir yandan dünya kaygılarını bir tarafa bırakmak istiyorum. Ama gözümün önünden satılık çocuk haberi geçiyor. Kayıtsız kalamıyorum. Baskın yapılmış çocuk kurtulmuş ailesi bulunamıyormuş. Çocuklara insana yapılan zulüm diyorum. Ne korkunç. torunlara verdiğimiz özeni düşündükçe kahroluyorum. Kendi küçük dünyama dönemiyorum.

       Yaşamın hangi yönüne çevirsem yüzümü diğer yönü aklıma geliyor. "Ne istersen var" diyorum bu hayatta. Ne görmek istiyorsan görüyorsun. Yine de baharın yeniden canlanması gibi yeniden doğmalıyım. Yaşama yeniden bakmalıyım. diyorum. İşe nereden başlayacağımı bilmiyorum. Torunlar okul ve kreşe başladı. Kendimle kalacağım zamanlar arttı. Tabii yarın bir başka değişiklik olmazsa. Fazla sevinemiyorum. Küçük toruna bakıyorum .Kreşten çıkıyor neşeli. Gelin ellerinizi sileyim diyorum. Çantasındaki kolanyayı açıyor. ellerine sürüyor. "Maske ile nasıldınız?" diyorum. "Sıkılsak ta alıştık" diyorlar. Küçük çoçuklar nasıl bir dünyaya geldik diye sorguluyorlar mı?

        Güneşin sıcaklığına sırtımı veriyorum.











10 yorum:

  1. Ay ne tatlıdır o torun:)
    ''Hüznün Tadı'' takip ediyorum ama uzun süredir yazmıyor galiba?

    YanıtlaSil
  2. Selam mehtAp evet uzun zamandır yazmıyor. Evet çok tatlılar.

    YanıtlaSil
  3. kitaplarda çiçeklerde ne güzeldir ruhen rahatlarsın...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet kitaplar ve çiçekler hayattır.Sevgileryüreğimin iklimi.

      Sil
  4. Kısada olsa görüşmek güzeldi Ankara da. İnşallah her şey normale döner de bir daha gelişim de kafede bira keyfi yaparız uzun uzun.

    YanıtlaSil
  5. Selam Mihriban Bak yazılarını bekleyen var. Dün yazmışsın. Ankara'ya uzun süre bekliyorum. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  6. Canım Pırıltı!
    Böyle seslenesim geldi sana. Ojelerine daha altında adımı görmeden bayılmıştım, bana kırmızı dışında oje yakışmıyor diye düşünüp mavi ve mor iki ojemi attım bu sabah. Böyle renkleri yakıştıranlara imreniyorum benim için de sür!
    Türkiye’deki haberleri takip etmiyorum çocuk satmaya çalışan aile mi yakalandı anlamadım :,( Dün de bir belgeselde Kazakistandaki atom bombalarının ardı ardına denendiği bölgede 50 sene sonra bile doğan ve aileleri tarafından yetimhaneye verilen engelli çocuklara dair bir şeyler izledim ve hüngür hüngür ağladım hala etkisindeyim. Ne yapılabilir baktım ama ülke petrol zengini benim parama mı kalmış paranın bile değiltiremediği yazgılar.... Gitsem çocuklarla oynasam e bir gün gideceksin ikinci gün döneceksin ne yapılabilir hiç bir şey :(((( Böyle durumlar beni çok zorluyor.. İzle geç de yapamıyorum takılıp kalıyorum. Şimdi sabahtan beri o çocuklara olmasa da başka çocuklara yardım etme projelerini araştırıyorum.. Çocuk her yerde çocuk :( Keşke hiçbirinin canı acımasa... Ama dünya korkunç bir yer işte.
    Öteyandan çok da güzel bir yer. Sevgi var, yardımlaşmak var, kendinden çok başkasını düşünebilmek falan da var. İnsan ne garip yaratık... En kötüden en iyiye ne büyük fark.....

    YanıtlaSil
  7. Sevgili Ceren teşekkür ederim. Bazı şeyler insanın adı ile bağlantılı gibime geliyor. Parıldamak ışıldamak, görünür olmak. Bence sana her renk yakışır. Sadece içinde bulunduğun ruh hali ile ilgili. Kıyafetlerim bile canlı renkler. Biraz önce oğul ile görüştüm. Yanımda olmasa da sesini duymak görüntülü görmek bana iyi geldi. Dediğin belgeselin benzerini izledim. Maalesef dünya çok kirli yıkamak için ne lazım bilmiyorum. Neyi görmek istiyorsan var.Sevgiler.

    YanıtlaSil
  8. Çiçeklerine bayıldım ♥
    Bu aralar bir mum çiçeği edinesim var, sizinki de çok sağlıklı ♥

    YanıtlaSil
  9. Teşekkürler Oytunla Hayat. Evin içinde kalanlar. Kapalı balkonda sardunyalarımın bir kısmı dondu. Daha yeni kendilerine geliyor. Mum çi. Eğin kokusuna bayılırım. Sevgiler.

    YanıtlaSil

Günlük hayattan minik aneknotlar

                                                                                                                                  Bugün mor ...