7 Mayıs 2020 Perşembe

İnce ayar

                                                                                                                                                                                         
      "Gerçekler ayrıntıda gizlidir." ya da "Görünmeyenin ardındakini görmek için farklı bir yönden farklı bir bakış açısı ile bakabilmek gerekir."
       Fotoğrafçı arkadaşım Zeynel Yeşilay gruba fotoğraflarınızı gönderin sizin adınıza video hazırlayayım diye not düşmüştü. Bu haberi okuyunca  ilk günler üzerine eğilmedim. Göndermeyenlerin listesinde adımı görünce fotoğrafları bir tarama yaptım.  Binlerce fotoğraf var İçinde beğendiğim o kadar az ki. Kızım dedim sil beğenmediklerini çok azını sildim. Bir gün oturup silmem lazım. "Niye saklıyorum" diye düşünüyorum. Aslında en beğendiklerimi instagram, faceobookta ve blogta paylaşmışım. Onun dışında niye duruyor? Sanki insanın evladı gibi anılar onları silerken geçmişi mi sileceğim diye düşünüyorum.  Birde bastırmak istediklerim var. Fotoğraflara bakarken çok çalışmama, bol bol fotoğraf çekmeme, gezilere, doğaya çıkmama, ihtiyacım var dedim. Kendime bir uyarıda bulundum. Tabii ince ayar yaparak iso enstantene kullanarak yeni fotoğraflar çekmek. İlk önce zor geliyor ama hocayla beraber çalışırken çekilenleri görünce de mutlu oluyorum. O zaman kızım diyorum kendime "Yapılacak işler emek, sürekli çalışma, sıkılmama, Bu işi severek yapmak.." Yani diyeceğim o ki kendime bir ince ayar vermek zorundayım.
          Yaşamda ha bire insana ince ayar veriyor. Dışarıda bardaktan boşanırcasına yağmur. Doğa diyor ki "Dün evde oturdun  bugüne  yapacak işleri bugüne bırakmasaydın."Doğanın uyarısını dikkate almak gerekir.Ama bugün planladığım tüm işleri yaptım. Pazara gitmek arabanın lastiklerini değiştirmek. Demek ki plan yapıp uygulayabiliyor muşum
       Ormanları yakıp, santrallar kurma nükleer ve hes yapıp doğanın içine edersen o da sana gününü gösterir. intikamını alır.
        Ya da bazı insanlar sana ince ayar çeker. Güçlü güçsüze, erkek kadına, yaşlı gence. İnsanlar bir başkasına ayar çekerken kendileri güçlüdür, yaşlıdır o doğrusunu davranır, kendine söz söyletmez.
        Salgın geldi  hepimizin üstünden silindir gibi geçti. Evlere kapanıp kimseyle görüşmemek to
runlarımı, kızımı, sevdiklerimi görememek...
        Dolaptaki giysiler anlamını yitirdi. Geziler ona keza. Öyle bir ayar yapıldı ki değerlerimiz değişti.
       Daha önce belediyenin açtığı kurslara gittim. Fotoğrafta ince ayarları öğrenmemişim. İnce ayarları öğrenip otomatikte çekmeyeyim. Ancak ilk gün o kadar çok kolum ağrımış ki. İkinci gün çektik daha çok fırın ekmek yemem lazım. Yine net değil. Öğrenmek zor. Çektiklerimi beğenmedim. Daha ödevimi yapmadım. Baharı çekmek doğanın uyanışını çekmek için öğrenmeye gayret etmeliyim.
       Acaba bende şu virüse ayar mı çeksem "Başımıza niye musallat oldun" diye. Corona şöyle seslendi " Bana ayar vermekte geç kaldınız. Ben hep vardım. Sizler beni görmediniz doğayı yok ederken, silah üretirken, bitkilerin geniyle uğraşırken, dünyanın kaynaklarını kuruturken ,suları kirletirken."Anlaşamadık o yine bana ayar yaptı.
     




4 yorum:

  1. Aslında bir şeylerin olmasını beklemeden insan kendisine ara ara ince ayar çekmeli, fesini önüne koyup bir düşünmeli. Ama işte, insanız.. çok sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Arada sırada kendimize çekiyoruz. Bugün düşündüm. Yemek için ne kadar çok zaman harcıyoruz. Aynı zamanı yazı yada öykü yazma fotoğraf çekmeye neden ayırıyoruz deyip Ke dime bu konuda ayar çekeyim. Sevgiler.

      Sil
  2. Bende de var silememe hastalığı ama bazen yer kalmayınca oturup eskilerden biraz temizlik yapıyorum.

    YanıtlaSil
  3. Beyda'nın kitaplığı aslında çoğunu silmek lazım çok yer kalıyorlar. Sevgiler.

    YanıtlaSil

Ne okuyoruz? Babamın Tenekeleri Zehra Konukman'ın ilk kitabı

                                                                                                                                            ...