Hoş geldin yeni ay yeni gün.
Dün sabah yürüyüşümü evin olağan işleri ve badana sonrası kaba temizlikten vakit bulup yapamadım. Akşam yürümeye karar verdim. Şehrin lambaları ağır ağır yanarken, aydınlık karanlıkla buluşmak üzereyken parkın lambaları da yanınca güzel bir akşamda yürüyüşümü tamamladım.
Özlemişim;
Geçen hafta uzun zamandır (Pandeminin başlangıcından beri) gitmediğim Hamamönü'nde arkadaş buluşması ve ver elini kale ve etrafını gezdik. Ay nasıl özlemişim. Sanki bir başka kente gelmişim. Evden gördüğüm manzara değişti. Dedim ki" Bu kenti seviyorum. Kaldırım taşlarını, yeni açılan mekanları, eski gezdiğim yerleri." Birde hikayesini yazayım.
Yanında sevdiğin arkadaş kentin ara sokaklarına dalmak unutulmasın diye fotoğraflara aktarmak. Sohbete arkadaşlık eden yemek ve kahveler. Kızlar "Arada böyle dürt bizi." demeleri. "Oh be gezmek ruhuma bedenime iyi geliyor" dedim.
Öğrendim, uyguladım.
Köye uzun zamandır görmediğim arkadaşla beraber gittik. Özel bir insandır. Radikayı ondan öğrenmiştim. Bahçede dolaşırken alıç ve diğer ağaçları gösterdim. Site dışına çıkınca doğal alıç bulduk. Olgunlaşmış. "Bunun sirkesi yapılır." dedi. Ceplerimizi çocuklar gibi alıç doldurduk. Hemen eve gelince yıkadım sirkesini kurdum. Evde bir önceki yıl kurduğum elma sirkesinin anası vardı. İçine kattım. Bakalım nasıl bir sirke olacak. Yıldız anasonlu vişne likörü getirmiş. kahveye arkadaş oldu. Likör yapımında farklı yöntem öğrendim. Seneye likörlerimi kurarken kullanacağım.
İzledim;
Bu yazının konusunu kafamda izlediğim filmden yola çıkarak ( Bir Alışverişkoliğin hatıraları) " Buna ihtiyacın var mı?" diye düşünmüştüm. Güzel geçen hafta birden konunun önüne atladı. Hayat pahalılığının her geçen gün arttığı bir dönemde alışverişlerde özen göstermekteyiz. Gitgide daha tasarruflu olmak ihtiyacımız olduğu dönemde bazen kantarın ucunu kaçırmak söz konusu. Gençken bile altını alırken üstünü başka zamana bırakmıştık. Şimdide nerede kullanabilirim. Dolap köşesinde mi? atıl durumda mı? kalacak. Giymediğim giysiler, ayakkabılar ya da ev ile ilgili ihtiyaçlar. En iyisi güzel bir dolap düzeni ve ev düzeni ile işe başlamak galiba. Plan program yapmak işe en acillerden başlamak.
Bol kahve içtim , müzik dinledim ve dans ettim.
Bugün dünya kahve günü .Yazımda da bol bol kahveden söz etmişim. Arkadaşımla buluşup dünya kahve günü kutlamalarına katıldık. Zamanlamayı iyi yapmamıza rağmen kahve kokularının dayanılmaz cazibesi, elimizde kahve bardakları ,müzik ve dans içinde güzel vakit geçirdik. Ne kadar çok özlemişiz. Bir fotoğrafçı bol bol fotoğraflarımızı çekti. Arkadaşım " Gençlerin arasında bu yaşlılar ne arıyor "diye. Bende "Kendimi şu an genç hissediyorum." dedim. Arkadaşıma ablası " Sen ne zaman büyüyeceksin " diyormuş. İnstagramdan Ankara kahve günü programına bakıp gidin biz müziği kırk beş dakika dinleyebildik. Verdiğiniz para boşa gitmesin.
Güzel sözler ile kahve dünyasına bakış:
Kendinle kahve iç en iyi hatır kendine olandır...
Yüreğinden bir fincan kahve koy ki yüreğime içer içmez kırk değil bir ömür sende kalayım.
Hiçbir kahve "gidilmişlik" kadar acı değildir.
Hayat bir kahve fincan gibidir, bazen acı bazen tatlı olur. Önemli olan kahvenin tadı değil onu kiminle içtiğindir.
İki gün daha program devam ediyor.
Zamanı anlamlandırmanın yolu arkadaş sohbeti, mekanlar yemek ve mis gibi bir kahve. Birde bunlara arkadaşlık eden mutlu gülen yüzler. Dünya gülümseme günü kutlu olsun.
Hayat gülünce güzel.
kahve candır :) dostla içiliyorsa daha da muhteşemdir :)
YanıtlaSilSelam Şule evet yanımızda daima dostlarımızın olacağı beraber kahve içebildiğimiz mutlu anlar harikadır. Sevgiler.
YanıtlaSilKahve kendiliğinden bir dildir.
YanıtlaSilOoooo güzel yerler gezmişssin. Fotoğraflar süper.
YanıtlaSilNasıl hoşuma gitti.. Kaleye en son teyzeciğim kemoterapi olurken gitmiştik, sanırım 2005 şubat.. Tadımız tuzumuz yoktu ama yine dağılmıştı havamız, ben de öyle hissetmiştim sanki Ankara'nın kalesi Ankara'dan başka bir şehir gibi...
YanıtlaSilKahve kokusu sabah evi yuvaya dönüştüren bir koku... Afiyetler olsun.
Selam Ceren,Sevdiğim kokular; Kahve kokusu, yağmurdan sonra toprak kokusu, yeni kesilmiş çimen, evde pişirilen kek, kurabiye, fırın önünde ekmek ve güzel kokan çiçek.Sevgiler.
YanıtlaSilgizlipencere06 teşekkürler sevgiler. Güzel yerler dost ya da rakadaşlarla daha anlamlı. Sevgiler.
YanıtlaSilYüreğimin iklimi haklısınız çok özel bir dil. Ne öyküler yazılır hayat gibi. Sevgiler.
YanıtlaSilOh harika.Severiz Ankara mizi.Ozellikle tarihi Ankara, Ulus Kale civari tarihi han bahcelerindeki cay bahceleri sizi bir anda anlik gerceginizden alir goturur.Kisa bir tatile cikmis gibi olursunuz.Hele o bolgede calisiyor ve ogle atistirmasi icin cabucak buralara ulasabiliyorsaniz...Muze de gezersiniz Cermodern de sergi de , abajur da secersiniz Hacibayram da cuma ziyareti de yapabilirsiniz Ankara nin en eski minik camilerinden birini de kesfedebilirsiniz.
YanıtlaSilDans sadece genclere mi? Afrika ve Guney Amerika da her yastan insanin ictenlik ve yasam sevinciyle dans ettigini gormek cok mutlu eder beni.Hem saglik icin de en kolay antrenman.Yaptigi seyler icin kendini mazur gostermek zorunda kalmadan herkes ifade edebilsin kendini.Bravo size.
Sevgili Şule ne güzel anlatmışsın Kale ve çevresini kış gelmeden bir daha uğrayayım. Ben dans yapmaktan hiç çekinmem. Farklı yerlere gitmeyi de. Yaş sadece sayılardır. Sevgiler.
YanıtlaSilah canım ankaraaaaa :) ya şu alt geçit üst geçitleri yapmasalardı yaaa onlar kötü olduuuu :)
YanıtlaSilBenimde pandemide en özlediğim yerlerden biriydi, resimleri görmek ne iyi geldi bende en kısa sürede gitmeliyim :)
YanıtlaSildeep o kadar çirkinliğin arasında güzel yerlerde var. Ankara'yı seviyorum.
YanıtlaSilDerya arada sırada ben de ziyaret yapacağım. Sevgiler.
YanıtlaSilMerhaba hocam. Sizi kendi bloguma davet ediyorum:) kırmayıp gelirseniz çok sevinirim.
YanıtlaSilBlog adresim : https://yusufaakman.blogspot.com