Bir martı olup uçsam uzaklardan kendime dünyaya evrene baksam...Ne göreceğim merak ediyorum. Biliyorum bazen yumak gibi karmakarışık. Çözmeye çalıştıkça daha da karmaşıklaşıyor işin içinden çıkamıyorum çözmekten vaz geçiyorum. Bırak karışık olsun. Bir çıkış yolu daima vardır. Çevremdeki insanlara bakıyorum, anlamaya çalışıyorum. Kendi dünyası içinde kaybolmuşlar. Ortak noktaları alıp çıkarayım diyorum. Özlediğim sohbetler nerede? Ortak dili kullandığımız insanlar ile bir yılın hasretini gideriyorum.
Bırakıyorum kendimi zamana; insanı, hayatı sorgulamıyorum. İçimden geldiği gibi davranınca o içimdeki benin olgunlaşmamış sade çocuksu yönü hayal kırıklığına uğratıyor. Yine de içimdeki çocuğu seviyorum. "O zaman diyorum ki bu olmayacak." Yaptığım davranışa bakıyorum Neden böyle davrandım. Off diyorum o öyle olmamalıydı. Hep hesap kitap hep oturaklı olmak zorunda mıyız? Nasıl olmalı. Yavaşla acele etme. sakinleş...Ne hayat kaçacak ne de yarınlar. Sanki arkamdan koşturan var. Ne bu acelecilik. Yudum yudum iç hayatı hisset, yaşa keyfini çıkar.
Mesafeler koymak istiyorum insanlarla arama. Bir şekilde yıkılıyor. Yine de dikkat ediyorum. Bir insanın özeline girmeden onu tanımak istiyorum. Havadan sudan konuşmak. Derin tartışmalardan kaçıyorum. Siyasetçiler arasında bitmeyen söz atışmalarını izlemekten bıkıyorum. Kanalı değiştirip müziğin büyüsü odanın içine dolduruyor.
Yürümek, yüzmek, evin olağan işleri ve kafamdaki planlar ile hayatın içine dalıyorum.
"Bitmeyen kavgaların ne kendimle ne başkaları ile galibi olmadığına inanmak çözüm mü? "sorusunu sormaktan kaçınıyorum.
İnsanların özeline girmeden onları tanımaya çalışmak, ne güzel cümleydi bu! Ama çok zor gerçekten, o mesafeyi koruyarak dostluk kurmak...
YanıtlaSilSelam Ceren dostlarla ilişkimizin devam etmesinin sebebi yargılama yapmama, özeline girmeme. Uzun süreli dostluğun temeli Sevgiler.
YanıtlaSilCeren'e de bir yanıt olması maksadıyla -bence- arkadaşlığın kıymetinin altını çizen, kimseyi de incitmeyen, çocukken imal edip şiar edindiğim ve çokça kullandığım, davranışın yararını da çok gördüğüm bir ifademi yazmak istedim; bu hoş ve sıcak yazıyı ve yorumu okuyunca:)
YanıtlaSil"Ben herkesin arkadaşıyım ama herkes benim arkadaşım değil."
Sevgiler...:)
Nermin Hanım'ın resmi çok hoş. Nuri İyem'in kadınları tarzı sanırım, harika olmuş.
YanıtlaSilİlk kez gördüğüm insanlarla ''özeline girmeden'' muhabbet etmek, hayatı sorgulamak hep iyi gelmiştir bana. Öğrenciyken şehirler arası yolculuklarımda yan koltuğa rastlayan bayanlar bu konuda başı çeker:) Hayat paylaştıkça daha çekilir geliyor insana, bu kesin.
Selamlar...
Selam buraneros güzel bir söz. Hayatımdan iki kişi biri bir süre görüşmeyelim diğeri haber vermeden çekip gitti. Giden insanlara güle güle. Her insan ile aynı düzeyde ilişkimiz yok. Her ilişki kendi içinde farklı. Yargılamadan sadece zaman geçirdiğimiz insanlar var. Ancak arkadaş olabilmek için de zaten bazı özellikler gerekiyor. Zaten zamanda yok. Çok fazla dosta arkadaşa bazı insanlar özel. Dost sayabildiğimiz yargılamadan olduğu gibi kabul ettiğimiz. Kendi özel alanlarına saygı duyduğumuz insanlar nadir ve az. İnsan ilişkileri uzun bir konu. Sevgilerimle.
YanıtlaSilSelam Zeugma. evet birden zihnen şehirler arası yolculuğa çıktım. Uzun zaman olunca ara vermiştik ya. Gerçekten bazen ortak bir şeyler tutar. sabaha kadar sohbet. Ay ne güzel günlerdi . Özlemişim. Nermin'in bu resmi duvarımı süslüyor. Evet kadınlar sohbet ediyoruz. Geziyoruz. Beraber bir şeyler paylaşıyoruz. Belki bazen o kadar oluyor.Sevgilerimle.
YanıtlaSilSevgili Zehra,
YanıtlaSilBen "bitmeyen kavgaların galibi olmadığına" inananlardanım.
Bu da böyle demek, olanı kabul etmek bir seçenek olabilir.
Diğer seçenek de kavga olan yerden uzaklaşmak, bence.
Selam Ekmekçi kız, bitmeyen kavgalar insanın kendisi, beraber yaşadığı insanlar, karşı cins vb galibi yok. Bazı insanlarla kavga devam ediyor, bazen yeter artık kavga etmeyelim diyoruz. Kavgayı bende sevmiyorum. Hayatı sorgularken mücadele edilecek kavgalar bazen vaz geçişler var. Sevgiler.
YanıtlaSilheeey çok neşeli yazmamışsın olmaaaz :)
YanıtlaSilDeep bir tane yazacağım inşallah taze fırında pişmiş.
YanıtlaSilNermin Alpar'ın kadınlarını ben de çok beğenirim :) ve çok isterdim ben de bir martı gibi uçabilmek ve uzaktan ve yukardan bakabilmek dünyaya :)
YanıtlaSilSelam Şule zaman zaman yaşamı, insanı, en başta kendimi sorgulama iyi geliyor. Sevgiler.
YanıtlaSil